Her gün, her an yeni kararlar alıyoruz. Yeni yıl, doğum günü, sevgililer günü... derken bahaneler yaratıp her şeye yeniden başlamayı umut ediyoruz. Evet, bu sayede hayatta kalıyoruz. Doğru; ama ben diyorum ki bugün yepyeni bir karar almama kararı alsak acaba nasıl olur?
Yarın sabah ne giyeceğime, ne yiyeceğime karar vermesem misal ya da geceyi uzattığımın farkında olmasam da yarın okuldan dönünce uyumanın hesabını yapmasam... Ne bileyim hayat hep böyle aksa da ben yetişemesem.
Bir zamanlar çalıştığım bir tatil köyünde gazetelerden, internetten her türlü haber kaynağından uzak 3 ay geçirmiştim. İlk günlerde çok zor gelse de zaman içinde kendi küçük dünyamızın akışına kapılmak ruhumuzu tazelemişti. Gerçek dünyaya dönmek de ıstırap.. Şimdi bunun dönüştürülmüş 4 yıllık versiyonunun son 2,5'indeyim. İlk zamanlar yine çok sancılıydı. "Nasıl yapsam da kaçsam?" diye düşünmekten adapte olmayı düşünmedim bile. Şimdiyse dönüp bakıyorum ve diyorum ki: İyi ki buraya gelip de bu insanları katmışım hayatıma ve iyi ki buradaymışız yoksa karışamazdık böylesine birbirimize.
Özellikle bu gece, bu evde kelimelerim düşüncelerimin hızına yetişemezken vakit bulamadığım her şey için şükrediyorum.
Gerçek şans, sana "sen" olma fırsatını sunan insanlarla karşılaşmak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder